İkonoklast Dönem ve Hagia Eirene (Aya İrini)'nin Kutsal Haçı

Sayfayı Paylaş:

İKONOKLAST DÖNEM VE HAGİA EİRENE (AYA İRİNİ)'NİN KUTSAL HAÇI

Hıristiyan kutsal metinlerinde İsa ve havarileri ile kilise öncülerinin resimlerinin veya portrelerinin kiliselerde yer alması konusunda herhangi bir metin yoktur. Ancak Hıristiyan toplumun İsa’ya, Meryem’e ve havarilere olan bağlılığı onların resimlerinin kiliselerde zaman içinde yer almasına sebep olmuştur. Böylece Hıristiyan büyüklerine karşı gösterilen sevgi ve bağlılığın bir hatırası olarak ikonların kilise ve manastırlara girdiği düşünülebilir. Ancak zaman içinde bölgesel de olsa ikonlara karşı bir muhalefet gelişmiştir.

692’de İstanbul’da İmparator II. Justinianos (685-717) tarafından toplanan Trullo (Quinisext) konsilinde İsa’yı kuzu simgesiyle değil, insan biçiminde tasvir etmeyi tavsiye ederek her resmi ve kutsal dışı heykel yasaklanmıştır. Ekümenik karakterde bir konsil olmayan Trullo Konsili, Bizans topraklarında ikonoklast hareketin imparatorluk bünyesinde bir destek bulmuş olduğunu gösteriyordu. Ancak Bizans İmparatorluğunda ikono kırıcılık hareketi, VIII. yüzyılın ilk çeyreğinde İmparator III. Leon (717-741) döneminde bir anlamda resmilik kazanmıştır. Bu dönemde, Bizans kilisesiyle Batı kilisesi arasındaki uçurum derinleşmiştir. III. Leon almış olduğu kararla ikonoklast hareketi doğrudan yönlendirmiştir. Öyle ki tasvirlere ibadeti, paganlıkla eş tutan ferman yayınlayarak Hıristiyan ruhani dünyasında çalkantılar meydana getirmiştir. Öte yandan; III. Leon, 726 yılında Büyük Saray'ın Bronz kapısı üstündeki İsa’nın resmini kaldırtmış ve yerine bir Haç resmi koydurtmuştur. Kısa bir zaman sonra da, İsa’nın paralar üzerindeki resmini kaldırarak kendi resmini koydurtmuştur. Ayrıca yayınladığı fermanla azizlerin resimlerine tapmayı yasaklamıştır. Hatta İstanbul patriği Germanos'u azlederek yerine ikonoklast yanlısı Anastasios'u atamıştır. 741 yılında III. Leon'un ölümü ikonoklast hareketin hızını kesmemiş halefi olan V. Constantin Copronyme (741-775) de ikonoklast tutum sergilemiştir. V. Constantin, 754 yılında Hieria'da bir konsil toplamış, bu konsilde Anti-İkonoklastların cesur sözcüsü olan Yuhanna Dımeşki (675-754)'nin afaroz edilmesi, azizlerin resimleri ile onların yüceltilmesini kınayan kararlar alınmıştır.

V. Constantin'den sonra tahta geçen IV. Leon (775-780)' un kısa saltanatında karısı Eirene'nin faaliyetleri ile tasvir sanatı yeniden canlanmıştır. 787 yılında toplanan II. İznik Konsili, tasvirler kültüne resmen izin verip tasvir kırıcılar afaroz edilmiştir. Tasvir kırıcılar afaroz edilmesine rağmen faaliyetlerine devam etmişlerdir. Ermeni asıllı V. Leon tasvir kültüne karşı olan karaları yeniden onaylamış ve ikonoklast harekete yeni bir ümit olmuştur. Bu durum kraliçe Theodora'nın küçük oğlu III. Michel adına vekalet ettiği 842 yılında Anti-İkonoklastlar lehine düzelmiştir. Böylece tasvirler kültü konusundaki Ortodoks Hıristiyan öğreti tam olarak zafere ulaşmıştır. İkonoklastlar tüm dini tasvirlere karşı değillerdir. Ama temel iddiaları tüm ikono kültünün "putperestlik" olduğudur. Tasvir kırıcılarına göre, sadece İsa'nın sözlerinden ve rahiplerin kutsamasından dolayı ekmek ve şarap ile birlikte kiliseler ve haç kutsaldır. İkonoklast hareket, VIII. yüzyıldan IX. yüzyıl ortalarına kadar Bizans sanatında tasvir sanatını büyük ölçüde engellemiştir. Bu dönemde dini mimaride yalnızca "Haç" motifini görmekteyiz. Özellikle apsis yarım kubbesine İsa ve Meryem tasvirinin yerine haç kullanımı yaygınlık göstermiştir.

Hagia Eirene Kilisesi Apsis Yarım Kubbesindeki Haç 

Hagia Sophia'nın Constantine tarafından ibadete açtırıldığı 360 yılına kadar Hagia Eirene, şehrin baş kilisesi olarak öne çıkmaktaydı. Kilise, Ayasofya'nın açılmasıyla önemini kaybetmemiş aksine iki kilise birleştirilip tek bir mabet oluşturulmuş ve aynı rahipler sınıfı tarafından kullanılmıştır.

Aya İrini, 532 yılında Nika Ayaklanması sırasında yakılmış, sonrasında Justinianus tarafından restore ettirilmiştir. 564'te Justinianus döneminde de yangın geçiren yapının atrium ile narteksinin bir kısmı yok olmuştur. Kilise, V. Constatine döneminde ihya edilmiş ve iç mekandaki tasvirler, ikonoklast anlayışa göre yeniden düzenlenmiştir.

İşte kilisenin apsis yarım kubbesindeki haç motifi de bu döneme aittir. Altın yaldız bir zemin üzerine siyah konturla işlenen mozaik haç motifinin altında üç basamaklı bir platform yer almaktadır. Bu platform, İsa'nın çarmıha gerildiği Golgota Tepesini sembolize etmektedir. Bu tasvir, İkonoklazma yanlısı imparatorların aralıksız bir biçimde sikkeleri üzerinde kullandıkları simgelerden olup benzer haçlar, Selanik'teki Ayasofya ve İznik'te 1922 yılında tahrip edilen Koimesis Kilisesi apsisinde de bulunmaktaydı.

 

KAYNAKLAR

Charles Delvoye (çev. Yener Boran). Bizans Resim Sanatının Ana Temayülleri, Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Yayınları, 1964, Ankara. 

Cyril Mango. Bizans Mimarisi, Kişisel Yayınlar, İstanbul, 2006.

Mehmet Aydın. “Bizans Kiliselerinde İkonoklast (Tasvir Kırıcı) Hareketin Kökenleri”, Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı XIII, 2002/Bahar, s. 5-14.

Mustafa Göregen. “İkonoklast Konsil ve Yahya Dımeşki”, Kafkas Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı 14, 2014, s. 60-74.

Wolfganag Müller-Wiener. İstanbulun Tarihsel Topoğrafyası, Yapıkredi Yayınları, İstanbul, 2001